Nasreddin Hoca dört fıkra… Nasreddin Hoca… En komik fıkralar… En güzel fıkralar… Nasreddin Hoca fıkraları… Çocuklar için fıkralar… Detaylar Edebiyat Çocuk‘ta…
Bu yazıda ne okuyacaksınız?
Nasreddin Hoca Dört Fıkra
Sizin eve taşınmıyor muyuz?
Bir gün, Nasrettin Hoca’nın evine hırsız girmiş. Nasrettin Hoca gürültüden uyanmış. Bakmış ki adamın biri, evin içinde eline her geçeni çuvalına dolduruyor. Kapının arkasına geçip hırsızın işini bitirmesini beklemiş. Aradan bir süre geçmiş. Hırsız, alacağını aldıktan sonra dışarı çıkmış. Nasrettin Hoca da onun peşine takılmış. Hırsız çok geçmeden Nasrettin Hoca’nın ardı sıra geldiğini görmüş. Hayretle “Ne o Hoca Efendi? Gecenin bu saatinde, niçin peşimden geliyorsun?” diye sormuş.
Nasreddin Hoca gülümseyerek cevaplamış hırsızı.
“Niçin olacak? Bizim evdeki bütün eşyaları yüklenip buraya getirdiğine göre, sizin eve taşınmıyor muyuz?”
Kim büyük?
Çocukluğunda Nasrettin Hoca’ya “Sen mi büyüksün, kardeşin mi?” diye sormuşlar.
Nasrettin Hoca, biraz düşündükten sonra “Annem geçen yıl ‘kardeşin senden bir yaş büyük,’ demişti. Şimdi aradan bir yıl geçti. Bu hesaba göre artık ikimizin yaşıt olması gerekir…” diye cevaplamış.
Yorgan bittik kavga bitti
Bir kış gecesiymiş. Nasrettin Hoca kapısının önünde bir gürültü duymuş. Soğuktan dolayı yorganını sırtına alarak dışarı çıkmış. Birkaç kişinin kavga ettiğini görmüş. Hemen yorganını bir kenara bırakarak onları ayırmaya girişmiş. Bu arada açıkgözün birisi Nasreddin Hoca’nın yorganını çalıp kaçmış. Az sonra Hoca’nın da gayretleriyle kavga bitmiş, taraflar barışmış ama Nasreddin Hoca, evine yorgansız dönmüş.
Karısı “Kavga neden çıkmış, öğrendin mi?” diye sormuş Hoca’ya.
Nasreddin Hoca gülerek “Hatun, ne sorup duruyorsun? Kavga bizim yorgan üzerineymiş. Yorgan gitti, kavga bitti işte,” demiş.
Kime ne?
Nasrettin Hoca akşamüstü yorgun argın evine gidiyormuş. Yolda kendine vazife olmayan işlere burnunu sokmayı alışkanlık haline getirmiş biri karşısına çıkıp “Hoca Efendi, demin biri bir tepsi baklava ile buradan geçti. Gözlerimle gördüm,” demiş.
Hoca, bu zevzekliğe kızmış. Yürümeye devam ederken “Bundan bana ne?” diye adamı terslemiş ama zevzek adam hocadan ayrılmaya niyetli değilmiş.
“Sözümü tamamlamaya fırsat vermedin Hoca Efendi,” demiş. “Baklava tepsisini taşıyan kişi, sizin eve girdi.”
Hoca bu haddini bilmeze son sözünü söylemiş:
“İyi ama bundan sana ne?”